25 Ekim 2014 Cumartesi

Aldas Ve Atlari

Aldaş ve Atları Yakın arkadaşım Aldaşın babasına ilişik olan çiftlik evinde içmeye hüküm vermiştik. kom şehire 45 dakika uzaklıktaydı. Çiftliğe vardık ve mangalımızı yaktık. rakı – balık ve kavundan oluşan kısımlar yemeğimizden sonra keyfimize diyecek yoktu. Çiftliğin seyisi izinli olduğu için çiftlikte sadece Aldaş ve ben vardık. Saat 12 yi geçtiğinde ben yatacağım deyip yatak odalarından birine gittim. Gecenin bir varkti içtiğim rakıdan olacak ki gani cisim gelmişti. Yataktan kalkıp tuvalete gidiyordum ki Aldaşın odasından gariban seslerin geldiğini duydum. Kapıyı açtığımda içerideki eşşek ve arkasındaki Aldaşı farkettim. Güleyim mi ağlayayım mı hüküm verememiştim ki Aldaşın sesi ile irkildim. “Oğlum gelde şunun başını tutuver, hayli debeleniyo eşşolu eşşek” Gülmekten katıla katıla eşşeğin yularına sarıldım. Aldaş eşşeğin arkasında gidip geliyordu bi yandan da kahkaha oğlum kötü kırnak diyordu. Aldaş boşaldıktan sonra yatağının üzerine oturdu ve bi sigara yaktı. Oğlum madem hakeza bişey istedin eşşeği niye odana derece çıkardın dedim. “Abi ahır dargın oluyo bura elan iyi” dedi. sabah olmadan eşşeği ahırına bırakıp yattık. sabahleyin mir ağrısı ile uyandım. Koridora çıktığımda her önem çamur içindeydi. galiba Aldaş eşşeği odasına getirene kadar ortalığı epeyce kirleymişti. Aldaşı uyandırdım ve “dün yaptıklarını hatırlıyor musun” dedim. ” Abi evet bak o alışveriş aramızda kalsın be noolur ha?” diye cevapladı. gün boyu koridoru temizlemekle uğraştık. Aldaşla bir araya geldiğimizde hala o günü hatırlayıp gülerim…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder